Psikoloji

Ergenlik Dönemi: Cinsel Gelişim ve Psikolojik Değişimler

Ergenlik, çocukluktan yetişkinliğe geçişte yaşanan önemli bir dönemdir. Bu süreçte, bireylerde hem fiziksel hem de psikolojik anlamda büyük değişimler meydana gelir. Ergenliğe giriş, genellikle karşı cinse duyulan ilgi ve cinsel sembollerle ilgilenmeyle başlar. Bu dönemde, gençlerde kadınsı veya erkeksi tavırlar belirginleşir ve iştahlarında artış gözlemlenir.

Buluğ öncesi dönem olarak da adlandırılan bu evre, kızlarda erkeklere göre ortalama 1-2 yaş daha erken başlar ve genellikle 10 yaş civarında gerçekleşir. Ergenlik dönemi, gençlerin hayatında önemli bir dönüm noktasıdır ve bu süreçte doğru bilgilendirme ve destek büyük önem taşır.

Ergenlikte Cinsel Gelişim Aşamaları

Ergenlik Dönemi: Cinsel Gelişim ve Psikolojik Değişimler

Ergenlik döneminde cinsel gelişim, primer (birincil) ve sekonder (ikincil) cinsel gelişmeler olmak üzere iki ana başlık altında incelenir. Primer cinsel gelişmeler, üreme organlarındaki değişimleri kapsarken, sekonder cinsel gelişmeler ise beden yapısında, seste, ciltte ve kıllanmada meydana gelen değişiklikleri içerir.

Kızlarda adet kanamasının başlaması, en önemli cinsel değişikliklerden biridir. Bu olaya menarş denir ve Türkiye’de ortalama 12-13 yaşlarında görülür. Erkeklerde ise testis ve penis büyümesi, sperm üretiminin başlaması birincil cinsel gelişmeleri oluşturur. Bu dönemde erkek çocuklarında ses değişimi de sıkça görülür.

  • Kızlarda adet kanamasının başlaması (menarş)
  • Erkeklerde testis ve penis büyümesi
  • Sperm üretiminin başlaması
  • Sesin kalınlaşması
  • Koltuk altı ve genital bölgede kıllanma
  • Sivilce ve akne oluşumu
  • Ter bezlerinin çalışmasının artması

Bu değişimler, ergenlerin hem fiziksel hem de psikolojik dünyasında önemli etkilere sahiptir. Bu süreçte gençlerin doğru bilgilendirilmesi ve desteklenmesi, sağlıklı bir ergenlik dönemi geçirmeleri açısından hayati öneme sahiptir.

Cinsel Gelişimde İkincil Değişimler

Sekonder cinsel gelişmeler, ergenlerin bedenlerinde gözle görülür değişikliklere neden olur. Kızlarda omuzların yuvarlaklaşması, göğüs ve kalçalarda yağ miktarının artması, erkeklerde ise göğüs kafesi ve omuzların genişlemesi bu değişimlere örnektir. Erkeklerde seste çatallaşma ve kalınlaşma, bıyık ve sakal çıkması gibi belirtiler de görülür.

Ergenlik döneminde ciltte yağ bezlerinin fazla çalışmasına bağlı olarak sivilce ve akne oluşumu sıkça rastlanan bir durumdur. Ayrıca, ter bezlerinin çalışmasının artmasıyla vücut kokusu belirginleşir. Bu değişimler, ergenlerin özgüvenini etkileyebilir ve sosyal ilişkilerinde bazı zorluklar yaşamalarına neden olabilir.

Ergenlik Dönemi: Cinsel Gelişim ve Psikolojik Değişimler

Erkeklerde Görülen Özel Durumlar

Erkeklerde adem elması olarak bilinen gırtlak boğumunun kıkırdaklaşarak görünür hale gelmesi, göğüslerde geçici ağrılı büyüme ve sertleşmeler, cinsel içerikli rüyalara bağlı gece boşalmaları (ihtilam) tipik belirtilerdir. Özellikle ihtilam, yeterince bilgilendirilmeyen gençlerde tedirginlik ve stres kaynağı olabilir.

Bu nedenle, ailelerin ve eğitimcilerin erkek çocuklarını bu konuda bilgilendirmesi ve onlara destek olması önemlidir. Cinselliğin ayıp, yasak veya günah gibi algılandığı ailelerde yetişen erkek çocukları, bu tür durumlarla başa çıkmakta zorlanabilirler.

Cinsiyet Rollerinin Benimsenmesi

Erkeğin en önemli aşamalarından biri cinsiyet rolünün benimsenmesidir. Bu rol, doğumdan itibaren renkler, giysiler, saç kesimi, oyuncak seçimi ile ebeveynleri tarafından çocuğa verilmeye başlamaktadır. Çocuklar da etraflarını gözlemleyerek cinsiyet rollerini taklit etmekte, anne babalar da bilinçli ya da bilinçsiz olarak cinsiyetlere has davranışları ödüllendirerek bu ayrımı pekiştirmektedir.

Akranlar da oyun sırasında erkeksi ve kadınsı rollerin öğrenilmesinde rol oynarlar. Yazılı ve görsel medyanın cinsel roller üzerindeki mesajları aşikârdır. Bu durum, çocukların ve gençlerin cinsiyet algısını şekillendirmede önemli bir rol oynar.

Kız ve Erkek Arkadaşlık İlişkileri

Kız ve erkek arkadaşlıkları da çocukluktan ergenliğe belli bir seyir izlemektedir. Bebeklerin ilgileri ilk yıllarda annelerine ve yakın çevrelerine yönelik iken, okul çağına kadar kız ve erkek çocuklar birlikte oynarlar. 7-8 yaşlarından itibaren kızlar ve erkekler arasında gruplaşmalar gözlenir. 10-11 yaşlarında bu doruk noktasına ulaşır ve zıtlaşmalar kavgaya dahi varabilir.

Ergenliğe girişle birlikte, ortalama 11 yaşlarında kızlar, erkeklerin ilgisini üzerlerine çekme çabasına girerler. Bu dönemde erkekler kızlara birkaç yıl daha kayıtsız kalırlar, 14 yaş civarında kızlarla grup içinde arkadaşlıklar, 16 yaşından sonra ise kızlarla bireysel arkadaşlıklar kurulur. Bu süreç, ergenlerin sosyal gelişiminde önemli bir rol oynar.

  • Okul öncesi dönemde kız ve erkek çocuklar birlikte oynar.
  • İlkokul çağında gruplaşmalar başlar.
  • Ergenliğe geçişle birlikte kızlar erkeklerin ilgisini çekmeye çalışır.
  • Erkekler kızlara karşı ilgisiz olabilir.
  • Lise döneminde bireysel arkadaşlıklar kurulur.

Anne babaların bu dönemde görülen kız- erkek arkadaşlıklarına, bunun o çağa has, yaşa bağlı ve tüm toplumlarda ortak bir özellik olduğunu bilerek olumlu yaklaşmaları, bu geçiş evresini sağlıklı biçimde atlatmada hassas bir konudur.

Erken ve Geç Olgunlaşmanın Etkileri

Cinsel olgunlaşma genetik özelliklere, beslenmeye, yaşanılan yerin iklimine bağlı olarak 2 yıl kadar erken ya da geç oluşabilir. Erken olgunlaşan kızlar bazı yasak ve kısıtlamalarla karşılaşıp, ailelerinin sıkı kontrolüne girerek ya da genç kız tavrı ve olgunluğu göstererek ruh haline sahip değilken kaldıramayacakları sorumlulukları almak durumunda kalarak sıkıntı yaşayabilirler.

Erken gelişen erkekler ise biraz daha avantajlı konumda olup, ailesi ve çevresi tarafından daha benimsenip, kabul görmektedir. Bu çocuklar erken dönemde otonomi kazanmakta, arkadaşları arasında lider pozisyonu almaktadır. Özgüven gelişimleri yüksek olmaktadır. Bu durum, erken gelişen erkeklerin sosyal ve psikolojik açıdan daha olumlu bir deneyim yaşamalarına olanak tanır.

Ergenlikte Cinsel Eğitim Neden Önemli?

Ergenlik döneminde cinsel eğitimin, çocuğun olgunlaşması, cinsel kimliğini kazanması, karşılaştığı sorunları giderme ve bu alandaki stresini azaltma yönünde özel önemi vardır. Anne baba ve çocuk arasında sevgi ve saygıya dayalı bir ilişki kurulmuş, çocuk her türlü sorununu ebeveynleriyle rahatça konuşabiliyorsa bu dönem daha rahat atlatılacaktır.

Cinsellikle ilgili konularda küçük yaşlardan itibaren, çocuğun sorularına onun anlayacağı dilde doğru, örneklerle ve ihtiyacı oranında bilgi vermek esastır. Anne- babanın çocuğa doğru rol model olacak tarzda dengeli bir ilişki sürdürmeleri de temeldir. Özellikle kızların adet görme ile ilgili bilgilendirilmesi ruh ve beden sağlığı açısından çok önemlidir. Ailelerin bu konuda bilinçli olması, çocukların sağlıklı bir cinsel gelişim süreci geçirmelerine yardımcı olur.

Ergenlerin Bilgi Kaynakları ve Ailelerin Rolü

Ergenin cinsellikle ilgili bilgi kaynağı ailesi, okul, arkadaşları, yazılı materyal ve televizyon v.s’ dir. Ebeveynlerin bu konudaki yetersizlikleri ve cinsel konuları çocuklarıyla konuşmadaki tedirginlik ve yasakları, çocukları başka kanallara yönlendirmektedir. Gerek Amerika, gerek Avrupa, gerekse ülkemizdeki araştırmalar, yaşıt grubunun, en önemli cinsel eğitim kaynağı olduğunu göstermektedir.

İdeal olan, cinsel eğitimin evde başlayıp, okulda devam etmesidir. Eğitimde, toplumsal beklenti ve yargılar ile aile değerlerinin verilen bilgilerle çatışmaması ve tutarlılık içinde olması önemlidir. Cinsel eğitimde cinselliği uyarmak veya tahrik etmek amaç değildir. Hedef, çocuklara insanın bedensel, fizyolojik, biyolojik, duygusal, sosyal ve cinsel gelişim ve işleyişi hakkında doğru bilgileri vererek onları aydınlatmak ve kaygılarını azaltmaktır. Doğru bir cinsel eğitim bireyin tüm kişilik gelişimini olumlu yönde etkilemektedir.

Ergenlik Döneminde Sıkça Sorulan Sorular

Ergenlik döneminde gençler, cinsel gelişimleriyle ilgili birçok soruya sahip olabilirler. Bu soruların başında mastürbasyon, cinsel organlarla ilgili kaygılar ve cinsel yönelimle ilgili merak yer alır. Gençlerin bu konulardaki sorularına doğru ve açık cevaplar vermek, onların sağlıklı bir cinsel kimlik geliştirmelerine yardımcı olur.

Ergenlik döneminde en çok merak edilen cinsel sorulardan biri mastürbasyon konusudur. Kendi kendini tatmin etmenin her hangi bir zararı yoktur. Burada en önemli nokta kendi kendini tatminin tek cinsel ilgi odağı haline gelerek ergenin yaşantısını kısıtlar hale gelmesi, yanlış bilgilendirmeler neticesinde de gençlerin suçluluk duygusuna kapılmalarıdır. Özetle mastürbasyonun ruhsal etkilerinin, fiziksel etkilerden daha önemli olduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca, bazı ergenler karşı cinse karşı korku ve çekingenlik gösterebilmektedir. Burada çoğu kez başlangıçtaki kötü şartlandırmalar ve cinsiyet konularındaki bilgisizlik söz konusudur. Kız- erkek arasında dostluk ve arkadaşlığı engelleyecek, korkulacak ve utanılacak bir tarafın olmadığı anlatılmalıdır.

Ergenlik döneminde, hormonal denge henüz tam oturmadan ve cinsel eğitim eksikliğinin de etkisiyle, gençler cinsel yönden bazı karmaşık duygular taşıyabilirler. Özellikle ülkemizde ve doğu toplumlarında erkekliğe ve erkeksi davranışa kültürel olarak verilen önem ve değer, erkek çocuklarda eşcinsel olma korkusu yaratabilmekte, birçok ergen erkeksi duygular taşımadığı yanılgısına düşebilmektedir. Yapılan en büyük hatalardan biri de erkek çocuğu olmayan ailelerin kızlarını erkek gibi, kız çocuğu olmayan ailelerin de oğullarını kız gibi yetiştirmeleridir. Kızlarda ise adet öncesi ve sonrası şikâyetler sorun yaratabilmektedir.

Adet döneminden 5 gün önce başlayıp, huzursuzluk, ağrı eşiğinde düşme, uykusuzluk sinirlilik, tahammülsüzlük, saldırganlık, vücutta ödem, göğüslerde hassasiyet ile kendini gösteren ve adetin başlamasından 3-4 gün sonra belirtilerin kaybolduğu “premenstruel sendrom” iyi bilinmelidir. Bu dönemde kızlar aşırı hassas, kırılgan ve tepkisel davranabilirler.

  • Mastürbasyonun zararları ve etkileri
  • Cinsel organlarla ilgili kaygılar
  • Cinsel yönelimle ilgili merak
  • Erkeklerde eşcinsel olma korkusu
  • Kızlarda adet öncesi sendrom (PMS)

Bu süreçte, ergenlerin doğru bilgilere ulaşması ve kaygılarını gidermesi için ailelerin ve eğitimcilerin destek olması önemlidir. Unutulmamalıdır ki, sağlıklı bir cinsel gelişim, ergenlerin genel ruh sağlığı için de önemlidir. Aile içi iletişimde sorunlar yaşayan bireylerin destek alması gerekebilir, bu konuda terapotik ilişki kurmak önemlidir. Ayrıca, ergenlik döneminde yaşanan stres ve kaygılarla başa çıkmak için stresle başa çıkma yolları öğrenmek de faydalı olacaktır.

Ergenlik Döneminde Karşılaşılan Zorlukların Üstesinden Gelmek

Ergenlikte cinsel gelişmeye bağlı, ses kalınlaşmasının getirdiği, ses tonu ile ifade arasındaki uyumsuzluklar, kas ve kemiklerin hızlı gelişimine bağlı bedensel hareketlerde koordinasyon yetersizliği, yüzde çıkan sivilce ve akneler, sakal ve bıyığın geç çıkmasına bağlı akranlarından geride kalma korkusu, gece boşalmalarının nedenleri ve bazen bunun getirdiği suçluluk hissi, kendi kendini tatminle ilgili kafa karıştırıcı sorular, zührevi hastalıklar ve bulaşma yolları, cinsel yeterlilikle ilgili kaygılar, eşcinsellikle ilgili sorular ergenin zihnini kurcalar.

Anne-baba ve eğitim kurumlarının görevi, gençlerin bu konudaki kaygılarını giderip, gereksinimlerini karşılayacak cinsel bilgileri vermektir. Olumlu bir ruh sağlığı kazanmanın temel noktalarından biri de budur. Ergenlik döneminde yaşanan fiziksel ve duygusal değişimlerle başa çıkmak, gençlerin sağlıklı bir yetişkinlik dönemi geçirmeleri için önemlidir. Bu süreçte ailelerin ve eğitimcilerin desteği, gençlerin kendilerini daha iyi tanımalarına ve potansiyellerini keşfetmelerine yardımcı olur.

Pozitif Yaşam

Ben Maide;Günlük olumlamalar ve pozitif düşüncelerin gücünü yeni keşfeden biriyim. Tüm tecrübelerimi, beklentilerimi isteklerimi ve hedeflerimi bu blog aracılığı ile sizlerle paylaşacağım. Almanya'da iyi düşüncelerin gücü adında bir kampa katıldım. Orada yer alan insanların, olumlamaların gücünü keşfettiğini gördüm.Umarım buna bizde nail oluruz. Sadece BlogLabs sitesinde yazmaya karar verdim

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Başa dön tuşu