Evliliğin İlk Yılında Boşanma Oranları ve Dikkat Edilmesi Gerekenler

Evliliğin geleceği hakkında endişeleniyor musunuz? “Evliliklerin yüzde 50’si boşanmayla sonuçlanıyor” efsanesini bir kenara bırakın. Boşanma riski, basit bir olasılıktan çok daha karmaşıktır. İlişkiler, onları oluşturan insanlar kadar benzersizdir. Bazı çiftler bolca gülerken, diğerleri daha ciddi bir yapıya sahiptir.

Her evlilik kendine özgüdür ve pek çok faktör, evliliğin uzun ömürlü olup olmayacağını etkileyebilir. Günümüzde insanlar daha seçici ve evlenmek için daha uzun süre beklediklerinden, aslında boşanma oranları düşüştedir.

Bu makalede, evliliğin ilk yılında boşanma oranlarına dair güncel istatistiklere ve evliliğinizi güçlendirmek için neler yapabileceğinize dair önemli ipuçlarına değineceğiz.

Evliliğin İlk Yılında Boşanma Sıklığı

Evliliğin ilk yılında boşanma sıklığına dair kesin veriler bulunmamaktadır. Ancak yapılan araştırmalar, ilk evliliklerin yaklaşık %22’sinin ilk beş yıl içinde boşanma, ayrılık veya ölüm nedeniyle sona erdiğini göstermektedir.

Bu oran, evliliğin ilk yıllarının bazı çiftler için zorlayıcı olabileceğini gösteriyor.

• İletişim Eksikliği: Eşler arasında açık ve dürüst iletişimin olmaması, sorunların büyümesine ve çözümsüzlüğe yol açabilir.
• Beklenti Uyuşmazlıkları: Evlilikten beklentilerin farklı olması, hayal kırıklığına ve anlaşmazlıklara neden olabilir.
• Finansal Sorunlar: Para konularında yaşanan stres ve anlaşmazlıklar, evlilik üzerinde büyük bir yük oluşturabilir.
• Ailevi Baskılar: Ailelerin evliliğe müdahalesi veya eşler arasındaki ailevi ilişkilerde yaşanan sorunlar, evliliği olumsuz etkileyebilir.
• Sadakatsizlik: Evlilik dışı ilişkiler, evliliğin temelini sarsar ve boşanmaya kadar gidebilir.
• Kişilik Farklılıkları: Eşlerin kişilikleri arasındaki uyumsuzluklar, zamanla tahammül edilemez hale gelebilir.
• Şiddet: Fiziksel veya duygusal şiddet, evliliğin sona ermesine neden olan en önemli faktörlerden biridir.
• Bağımlılıklar: Alkol, uyuşturucu veya kumar gibi bağımlılıklar, evlilik üzerinde ciddi sorunlara yol açabilir.
• Saygı Eksikliği: Eşler arasında saygının azalması veya kaybolması, evliliği çekilmez hale getirebilir.
• İlgisizlik: Eşlerin birbirine karşı ilgisiz davranması, duygusal kopukluğa ve yalnızlığa neden olabilir.

Bu nedenlerin farkında olmak ve evliliğinizde bu tür sorunlarla karşılaşırsanız, erken dönemde çözüm aramak önemlidir.

ABD’de Boşanma Oranları: Gerçekler ve Mitler

“Evliliklerin yarısı boşanmayla sonuçlanıyor” şeklindeki yaygın inanış, büyük ölçüde yanlış yorumlanmış ve hatalı bir şekilde aktarılmıştır. Bu istatistik, boşanmaların zirvede olduğu 1970’lerdeki projeksiyonlara dayanmaktadır. Ancak gerçek şu ki, boşanma oranları yıllardır düşüşte ve boşanma riski yaş, ırk, sosyoekonomik düzey ve diğer çeşitli faktörlere göre önemli ölçüde değişmektedir. Evlilik ve boşanmaya dair bazı gerçek istatistikler şunlardır:

Boşanma oranları son 50 yılın en düşük seviyesinde. Genç nesiller boşanma oranlarındaki düşüşün arkasındaki itici güçtür.

Nevrotiklik Evlilikte Memnuniyeti Azaltır

2020’de yapılan bir araştırma, yüksek düzeyde nevrotikliğe sahip partnerlerin daha düşük evlilik memnuniyeti yaşadığını buldu. Nevrotiklik, aşağıdakiler de dahil olmak üzere artan negatif duygularla bağlantılı bir kişilik özelliğidir:

• Hırçınlık
• Kaygı
• Öz bilinç
• Depresyon
• Duygusal istikrarsızlık

Buna karşılık, yüksek düzeyde ihtiyatlılık veya özenliğe sahip çiftler evliliklerinden daha memnundur. COVID-19 salgını her evliliği farklı şekilde etkiledi. Bazı evlilikler güçlenirken bazıları ise zayıfladı.

Boşanma Riski Zamanla Artar

Evlenmek, boşanma riskini de beraberinde getirebilir ve bu risk zamanla artabilir. İnsanlar ellili yaşlarına geldiğinde, birçoğu en az bir kez boşanmıştır. 20 yaş ve üstü yetişkinler arasında, daha önce evlenmiş olan kadınların %34’ü ve erkeklerin %33’ü boşanmıştır. 55-64 yaşları arasında bu oran her iki cinsiyet için de yaklaşık %43’tür. Bu rakam, 65-74 yaş arası yetişkinlerde %39’a ve 75 yaş ve üzerinde %24’e düşmektedir.

Evliliğinizi Güçlendirmek İçin İpuçları

Yeni evliyseniz, tebrikler! Herkes için benzersiz bir geçiş olsa da, açık iletişim ve dikkatli dinleme, evliliğiniz için sağlıklı bir temel oluşturmanıza yardımcı olacaktır:

Evliliğin Temel Taşları

Evliliğin ilk yıllarında dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktalar şunlardır:

• Finans ve ev işleri hakkında erken konuşmaya başlayın.
• Birlikte kaliteli zaman geçirmeye çalışın.
• Duygularınızı ifade edin.
• Partnerinizin ne hissettiğini ifade edebileceği güvenli bir alan yaratın.
• Etkili iletişim kurun. İletişim her ilişkinin temelidir.
• Evliliğiniz için gerçekçi beklentiler belirleyin.
• Birbirinize karşı içtenlikle nazik olmaya çalışın.
• Birlikte gülün.
• Sağlıklı bir evliliği olan sevdiklerinizden bilgelik kazanın.

Özetle

Evliliklerin yarısının boşanmayla sonuçlandığı yönündeki abartılı söylemlere kanmayın. Evliliğinizin sona erme riski, basit bir yazı tura oyunundan daha fazladır. Bir evliliğin sürecek mi yoksa sona erecek mi olduğunu belirlemede birçok faktör rol oynar. En önemlisi, birbirinize duyduğunuz sevgi, saygı ve gerçekten işe yaramasını istemeniz, yalnızca sayılara, ırka, yaşa ve sosyoekonomik duruma bakan tüm istatistiklerin üstesinden gelebilir.

Unutmayın, her evlilik benzersizdir ve kendi dinamikleri vardır. Evliliğinizi güçlendirmek için sürekli çaba göstermek ve sorunlarla karşılaştığınızda profesyonel yardım almaktan çekinmemek önemlidir.

İhtiyaçlarınıza en uygun terapisti bulmak için çevrimiçi çift ve evlilik terapisi hakkında bilgi edinebilirsiniz.