Çekim Yasası Nedir? Bilim Ne Diyor?
- Çekim yasası nedir ve gerçekten işe yarar mı?
- Bilimsel açıdan çekim yasasının yeri var mı?
- Düşünceleriniz, hayatınızı nasıl şekillendiriyor?
Ne düşünürsen, o seni bulur derler. Neyi en fazla istersen, senden uzaklaşır derler. Buna çekim yasası denir. İnsanoğlunun mutluluk arayışı, tarih boyunca değişmeyen bir motivasyon kaynağı olmuştur.
Antik Yunan filozoflarından modern psikolojiye kadar birçok disiplin, insanın iç huzuruna ulaşmasını sağlayacak yolları araştırmıştır.
Bu yolların birçoğu zamanla unutulsa da çekim yasası, son yıllarda tekrar popüler hale gelen güçlü bir kavram olarak karşımıza çıkıyor.
Peki, çekim yasası nedir? Gerçek mi? Ve nasıl uygulanır? Gelin, güncellenmiş yazımız ile bu sorulara birlikte yanıt arayalım.
Çekim Yasası Nedir?
Çekim yasası, düşüncelerimizin birer enerji kaynağı olduğunu ve bu enerjilerin evrenle iletişim kurarak yaşamımızı şekillendirdiğini savunan bir prensiptir. Bu anlayışa göre, pozitif düşünceler pozitif deneyimleri, negatif düşünceler ise olumsuz durumları hayatımıza çeker.
Bu felsefi görüş, insanların hem bireysel enerjilerini hem de evrenle olan ilişkilerini anlamalarına yardımcı olmayı hedefler. Çekim yasası, bir anlamda zihnimizi kontrol ederek hayatımıza yön vermemizi sağlayan bir “düşünce yönetimi sanatı” olarak da tanımlanabilir.
En genel ifade ile bu yasa da, pozitif ya da negatif düşüncelerimizin yaşamımızı pozitif ya da negatif yönde etkileyebileceğine dair bir inançtır.
Bu inanç kişilerin ve onlara ait olan fikirlerin saf bir enerjiden meydana geldiği ve bu enerjiyi doğru yönlendirerek bireyin hayatında iyileştirmelerin yapılabileceği savına dayanır.
Aslında çekim yasasına göre aklımızdan geçen, fikirlerimize dönüşen her ne varsa bunlar sürekli olarak kainata iletilmekte ve kaderimizi doğrudan ya da dolaylı olarak etkilemektedir. Bu da yalnızca pozitif ya da negatif düşüncelerimizin değil her iki durumunda kainata iletildiği inancını açıkça göstermektedir.
Çekim Yasası Gerçek Mi?
Çekim yasasının gerçekliği konusunda farklı görüşler vardır. Destekleyenler, hayatlarında yaşadıkları olumlu değişimleri örnek göstererek bu yasanın işlediğine inanır. Olumlu düşüncelerin, hayallerini gerçekleştirmelerine yardımcı olduğunu savunan birçok kişi, bu yasayı “deneyim yoluyla doğrulanabilir” bir gerçeklik olarak görmektedir.
Ancak bilimsel açıdan, çekim yasasını destekleyen somut kanıtlar bulunmamaktadır. Bu nedenle “yasa” terimi, bilimsel bir gerçeği değil, bir düşünce pratiğini ifade eder.
Bazı uzmanlar, pozitif düşünmenin insan motivasyonunu artırarak daha fazla çaba göstermeye teşvik ettiğini ve bu çabanın sonuçları değiştirdiğini belirtir.
Burada Jennifer Lopez olumlu düşünmenin hayatımıza iyiyi nasıl çektiğini anlattığını görüyoruz.
Çekim Yasasının Bilimdeki Yeri
Aşağıdaki görselde bir Reddit forumunda yer alan çekim yasası tartışmasını görüyorsunuz. Burada kullanıcı doğru bir anlatım tarzı ile bu yasanın bilimdeki yerini yani fizikteki yerini sormuş. Forumdaki bu tartışma size aydınlatıcı bir bakış açısı sunabilir. Linki görselin hemen altına bırakıyorum.
Şunu da belirtelim, çekim yasasının bilimdeki yeri daha önce hiç olmadı. Yani bilimde yeri yoktur, bunun hakkında yapılan bir kaç çalışmayı kaynak olarak aşağıya ekleyeceğim. Ancak bu sadece kişilerin bireysel inanışlarına dayanan bir şeydir.
Forum tartışmasına 👉 “Physics proves the Law of Attraction?” 👈 ulaşabilirsiniz.
Çekim yasasının gerçek olduğuna inananlar genelde bir tür “tecrübe” delili sunmakta ve hayatlarını çekim yasasına göre düzenlediklerinde yaşamlarının istedikleri yönde değiştiğini beyan etmektedir. Yani bu yasanın gerçekliğini ya da sahteliğini deneyimleyerek ortaya koymaktadırlar.
Bu yasayı gerçek olarak kabul edenlerin sıklıkla başvurdukları bir diğer açıklama, kainatta var olan her ne varsa onların enerjiden ibaret olduğu ve bu sebeple bahsi geçen enerjinin bilinçli kullanılması durumunda olayların seyrinde değişikliğin meydana gelmesinin mümkün olduğu varsayımıdır.
Öte yandan bilimsel açıdan bu yasayı doğrulayan herhangi bir kanıt bulunmamaktadır. Adında her ne kadar “yasa” kelimesi bulunsa da bilimsel bir deneye tabi olmadan ve bu yolla kanıtlanmadan ancak hipotez seviyesinde kabul edilebilir.
Bazı araştırmacılara göre olumlu düşüncelere sahip olmanın ve olumlu düşünmeyi hayatımızda hakim kılmanın elbette yapıcı sonuçları olacaktır. Ancak bunun sebebi evrene gönderdiğimiz mesajların bize geri dönmesi değil, olumlu düşüncelerin sağladığı motivasyon sayesinde harekete geçmemizdir.
Bunun yeni nesil modeli ise olumlu düşünmektir. Olumlama Nedir? Avuntu mu Yoksa Bir Zihin Gücü Mü? adlı yazımızda buna yer verdik.
Çekim Yasası Nasıl Uygulanır?
Çekim yasasını hayatınıza dahil etmek için aşağıdaki yöntemleri uygulayabilirsiniz:
1. Net Bir Niyet Belirleyin
İlk adım, ne istediğinizi net bir şekilde tanımlamaktır. Belirsiz niyetler, evrene karmaşık mesajlar gönderir ve istediğiniz sonuçlara ulaşmanızı zorlaştırır. Örneğin, “Daha mutlu olmak istiyorum” yerine, “Kariyerimde terfi almak istiyorum” gibi somut hedefler belirleyin.
2. Hayal Et ve Görselleştir
Arzularınızı gerçekleşmiş gibi hayal edin. Sabah uyandığınızda, hedeflerinize ulaştığınız bir günü nasıl yaşayacağınızı zihninizde canlandırın. Bu teknik, enerjinizi yükseltir ve zihinsel olarak hedefinize odaklanmanızı sağlar.
3. Olumlu Düşüncelere Odaklanın
Olumsuz düşüncelerden arınmak, çekim yasasının temel prensiplerinden biridir. “Başarısız olmak istemiyorum” demek yerine, “Başarılı olacağım” gibi olumlu ifadeler kullanın. Bu, evrene gönderdiğiniz mesajın enerjisini değiştirecektir.
4. Meditasyon ve Farkındalık Egzersizleri Yapın
Meditasyon, zihni sakinleştirmenin ve olumlu düşünceleri artırmanın etkili bir yoludur. Günde 10 dakika meditasyon yaparak, zihinsel blokajlardan kurtulabilir ve enerjinizi dengeleyebilirsiniz.
5. Minnet Duyun
Sahip olduklarınız için minnettarlık duymak, enerjinizi artırır ve evrenle olan bağınızı güçlendirir. Her gün, hayatınızdaki pozitif şeyleri hatırlayın ve bunlar için şükran duyduğunuzu ifade edin.
Son sözler
Çekim yasası, hayatta istediklerinizi elde etmenin güçlü bir aracı olabilir. Pozitif düşüncelere odaklanarak, hayallerinize bir adım daha yaklaşabilirsiniz. Ancak unutmayın ki bu süreç, sabır ve özveri gerektirir. Denemesi bedava, denemekten de zarar gelmez. Bazıları bu gibi şeyleri boş bir fakir avuntusu olarak görüyor. Ancak, neyi kaçırdıklarının farkında değiller.
Hadi şimdi bir adım atın! Hayallerinize odaklanın ve çekim yasasını uygulamaya başlayın!
simdi ben 3 yıldır bir şey istedim ve onu hep dusundum. ama sonra benim ıstedigm seyh deiişti. Şimdi yeni istedigım seyi eskisinin yerne koyabilir miyim.
yok çekim yasasınon örneklerinde öyle bir şey yok. yani sen 3 6 9 şeklinde çekim yasasına uyacaksın ve sonra eski istediğin bir şeyi yeni istediğinlemi değiştireceksin? olmaz canısı olmaaz
Çekim yasasını gayet güzel ve anlamlı bir şekilde anlatmışsınız teşekkürler
Çekim yasasına dair bütün bilgileri ögrendik mükemel bir site bu siteyi herkeze öneririm harika bir site bu gerçekten helal olsun
arzu ettiğimiz, düşlediğimiz her ne varsa bunları sürekli olarak gözümüzde canlandırabiliriz. Hatta sabah uyandığımızda daha yataktan çıkmadan önce o gün olmasını düşlediğimiz ne varsa, nasıl bir gün yaşamayı arzuluyorsak hayalini kurmalı ardından güne başlamalıyız.
Gerçekten çok açıklayıcı ve bilgilendirici bir makale olmuş, bu konuda sizi gerçekten tebrik ediyorum. Benim için de çok faydalı oldu.
Çeki yasasi gerçekten yaşamın her alanında tüm yönleriyle insanı etkileyen bir detay önemli olan ne kadar iyi yönde gidebildiğin
Bu blog sayfası tesadüfen girdim çok yararlı bilgiler var çekim yasasını merak ediyordum merakımı buradan giderdim
Evrene pozitif mesaj gönderelim ki pozitif geri dönsün bize. Çekim yasasına hep inanmışımdır ve gerçekten de doğrudur.
Herşey enerjiden geldiği için madde enerjidir o zMan düşünce de açiğa çıkmış bir enerjidir anlatımınız çok anlaşilir ve bilimsel bir dille anlatılmış teşekkürler
İstemek çok önemli içten önemli o yüzden çekim yasası yani içten kalpten istemek ne kadar çok istersek onu kendimize cekeriz blog çok faydalı oldu teşekkürler
Aslında çekim yasasının gerçek olma ihtimalinin yüksek olduğunu düşünüyorum ben pozitifliğe inanan bir insanım evrene nasıl bir enerli yollarsak aynısını alabileceğimizi düşünüyorum gerek güzel, hoş cümleler gerek olumlu düşünceler ve umutlar kendimize inandığımız sürece elbet bir yere ulaşacaktır belki benim bu düşüncem karamsarlığı ve umutsuzluğu asla takdir etmediğimden ötürü olabilir ama ne ekersen onu biçersin sözü gibi ne yollarsak onu alırız…
Sayfanizda cok guzel bilgilere yer almışiniz hepsini inceledim cok faydali bilgiler teşekkür ederim
Çekim yasası hakkında yazdıklarınız gerçekten ilgi çekici, ancak yazıda bilimsel dayanaklara pek yer verilmediğini fark ettim. Okuyucuların kafasında “bu sadece bir inanış mı yoksa bilimsel olarak destekleniyor mu?” sorusu oluşabilir. Örneğin, nörobilim ya da psikolojideki “pozitif düşüncenin etkileri” gibi araştırmalarla konuyu derinleştirmek faydalı olabilirdi. Ayrıca, yasayı eleştirirken karşı görüşlere daha fazla yer verilmesi okuyuculara daha dengeli bir perspektif sağlayabilir.
Evet haklısınız, çekim yasası bilimsel mi gibi bir soru her zaman var. Zaten Reddit’te olan tartışmayı da bu yüzden attım. Yine forumda yer alan bir tartışmanın linkini atıyorum, buradan da bunun bir bilimsel şey olmadığını görürsünüz. ““Forum linki” ❤️😊
Çekim yasasına dair genel inanışları detaylandırmanız güzel, fakat yazının daha fazla görselle desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum. Örneğin, yazının içinde istatistikler, anket sonuçları veya konuya dair yapılan bilimsel deneylere atıfta bulunulsa, anlatılanlar çok daha inandırıcı hale gelebilirdi. Şu haliyle biraz teorik kalmış.
Haklısınız, ama çok fazla olunca da göze hoş gelmiyor. Teşekkür ederim öneriniz için…